Hayata Dair Eleştiriler 1: Bir Küçük Asimilasyon Meselesi


#hayatadairelestiriler Elena’nın yaşamı boyunca üstünde çok düşündüğü fakat bir o kadar az kişi ile paylaştığı, genelde susup içine attığı düşüncelerin çığlıklara dönüştürülmüş halidir.

Asimilasyon :Fr. assimilation
a. (l ince okunur) biy. 1. Özümleme. 2. db. Benzeşme. 3. top. b. Farklı kökenden gelen azınlıkları veya etnik grupları, bunların kültür birikimlerini, kimliklerini baskın doku ve yapı içinde eriterek yok etme sürecinin sonu.

Kaynak: Güncel Türkçe Sözlük

     Ekim ortasından Aralık sonuna kadar olan süreçte dünyada birçok ülkede Cadılar bayramı ve Noel hareketliliği başlar. Tabi ki bizim ülkemizde de ama aynı manada değil. Herkes işin eğlencesine bakarken her şeyi çok ciddiye alan ülkemizde önüne gelen bu tür bayramların kutlanıp kutlanılmamasının caiz olup olmaması ile alakalı açıklama yaparlar bazıları ise bunun bizi kendi kültürümüzden uzaklaştırıp onların kültürüne asimile etmeye çalıştıklarını, bizim bu şeytani oyuna sakın ama sakın düşmemiz gerektiğini söylerler.

    Ben daha epey küçükken yılbaşı yaklaşınca evde farklı bir şeyler yapmak isterdim. Gerçi bundan da önce her sene sınıfta hediyeleşme çekilişi yapılırdı ve sevgili babam benim buna katılmama izin vermezdi. Evde bir şeyler yapmak istememin sebebi benim için her geçen biten zorlu yıldan sonra yeni yıla daha mutlu girebilmekti. (Aklınızı berraklaştırmak adına: ne bileyim yılbaşına özel bir yemek ya da saat onda uyumak yerine ailece on ikiye kadar televizyon izlemek gibi en azından kendime minik bir şeyler alınmasını isterdim. Yani bir çocuk için bile çok fazla beklentim yoktu benim. Ailemin kapasitesinin farkındaydım çünkü) Ama ben ne kadar bu kadar sevimli düşüncelere sahip olsam da her sene aldığım nutuk aynıydı. Değişmezdi, değiştirilmesi dahi teklif edilemezdi.

‘Bizim gelenek ve göreneklerimizde öyle bir şey yok.’

Şimdi insanın senin eğer bir çocuğu mutsuz edecek ve umutlarını kırabilecek düşüncene ve geleneklerine tüküreyim diyesi geliyor.

Bir kere gelenek görenek nedir? Neden yapılır? Dinle olan alakası nedir? Bunlara bir hakim olmak lazım.

Bakış açısı azizim. Bakış açısı çok önemli.

Şimdi ilk araştırdığım şey (o zamanlar) Noel ve yılbaşının aynı şey olup olmadığını bulmaktı.

(Noel, her yıl 25 Aralık tarihinde İsa'nın doğumunun kutlandığı Hristiyan bayramıdır Yılbaşı da hepimizin bildiği Aralığın son günü yani alaaaaaakası yok)
Aslında olay ne biliyor musunuz sevgili dünyalılar. Asimile olmak falan değil.Bu kavramın gerçek olduğunu ve tarihte birçok örneğinin olduğunun da farkındayım.

“Beyaz adam geldiğinde, bizim topraklarımız, onların ellerinde İncil vardı. İncil’i verip bizi uyuttular; gözlerimizi açtığımızda İncil bizim elimizde, topraklarımız onlardaydı”

Jomo Kenyatta


Olay sadece eğlenmek. Uyarlamak ve eğlenmeye neden çıkarmak.

Sergül Kato’yu bilenleriniz bilir onun Japonya vloglarını gözlerimi kocaman açarak izliyorum. Orada kaç kez şahit oldum kaç kez anlattı. Japonların da cadılar bayramı ya da Noel geleneği yok fakat bu zamanlar geldiği zaman bütün alışveriş merkezleri süslenir yani neredeyse Amerika’da yapılanın aynısı. E bu demek onlar da mı asimile oluyor? Ki asıl ABD’ye düşman olması gerek devlet Japonya’dır Hiroşima’yı unuttular mı sizce? Ya da bu unutulabilecek bir şey mi?

‘İşte bu düşünceler hep kapitalizmin oyunları madem geleneğin göreneğin değil neden harcama yapacaksın..’cılar gelmeden onların da laflarını ağızlarına tıkayım. Neredeyse üç aydır minimalist yaşamayı hayat felsefesi haline getiren birine masraftan, müsriflikten bahsetmeye kalkma arkadaşım o ağzını yırtarım. Kaldı ki Minimalizm akımı resmen kapitalist düşüncenin düşmanı gibi bir şey. Burada kalkıp evini süsle, gereksiz alışveriş yap demiyorum ben. Sadece eğlen.

Size kimse İsa’nın doğum gününü kutlayıp Kiliselere gidin demiyor. Ki zaten olayımız da o değil. Sevgililer günü, anneler günü, babalar günü benim gözümde sadece birilerine hediye almak için üretilmiş bahaneler. Hediye kötü bir şey de değil kapitalizmin oyunu da değil. İnsanları mutlu etmek zor değil, cidden. Bir şeyleri kırmak çok kolay. Özellikleri insanların yaşama umutlarını. Yapıcı olmaktır zor olan. Ben ne insanlar gördüm kendini Müslüman olarak takdim edip sırf insanların birbirlerine hediye aldıkları günde onlara kafir muamelesi yapan.

     Sırf cadılar bayramı makyajı yaptınız diye ya da yılbaşında arkadaşlarınızla hediyeleştiniz diye Hıristiyan olup asimile olmuş olmuyorsunuz.

Vallahi!

12 yorum:

  1. Yılbaşı kutlamanın dinle alakası olmadığını düşünüyorum.Bu arada 25 aralık gününü mecburen kutluyoruz çünkü benim yaş günüm :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi oldu okuduğum Yurdagül. Bilgi bilgidir. Not alıyorum. Ne güzel yazmış değil mi? "25 aralık gününü mecburen kutluyoruz çünkü benim yaş günüm :)Çok tatlısın.

      Sil
    2. Her neşeleneceğimiz günlerin haram edildiği bir çocukluk yaşadım. Artık bu gelenekler mi kaldı? Çok iyi yazıydı kızım :)

      Sil
    3. Ece abla canımsın 💜

      Sil
  2. yılbaşını kutlamak daaa cadılar bayramı da hoş şeyler, kutlamak da güzel yaaa. bunlar bahane işte kaynaşmak mutlu olmak için. baban yanlış bencesi deee :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deep babamın epey yanlış olduğu konusunda seninle epey önceden anlaşmıştık 😂

      Sil
  3. Bende daha önceden yurtdışında yaşadığımdan orada çokça kutlanıyordu bu tür şeyler ve benim de hoşuma gidiyordu. Çok eğleniyordum yahu :D

    YanıtlaSil
  4. Ben kutlamam , çevremde de kutlayan yok ama kutlayanların da asimile olduğunu düşünmem yani,bana zarar vermesin yeter , dozunu kaçırıp taşkınlık yapılmaz , çevreye zarar verilmezse , isteyen istediğini yapsın :D
    Birde minimalizm ile ilgileniyorsan , marie kondo 'nun kitaplarına bir bak , ben pekte minimalist değilimdir ama eşyaların nasıl toplanması gerektiğini çok güzel anlatıyor , çok fazla yere kavuşuyorsun ^^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kanka evde 6 kişi yaşıyoz :D ben toplarım da diğerleri kılını kıpırdatmadıkça bir işe yaramıyor. Bende içki konusunda seninle aynı düşünce tarzındayım. İçen içsin taşkınlık yapmasın bana zarar vermesin

      Sil
  5. Altına imzamı atabileceğim bir yazı. Her kelimesine katılıyorum. Ellerine sağlık :-)

    YanıtlaSil